Kanser, dünyada ve Türkiye’de sebebi bilinen ölümler sıralamasında kardiyovasküler hastalıklardan sonra ikinci en sık ölüm sebebi olarak biliniyor. Her yıl dünyada 8,2 milyon kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybettiğini belirten Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, 1-7 Nisan Kanser haftasında hastalığın sebeplerini mercek altına alıyor.
Her yıl 8,2 milyon kişinin kanser nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, hastalığın dünyada ve ülkemizde sebebi bilinen ölümler sıralamasında kardiyovasküler hastalıklardan sonra ikinci en sık ölüm sebebi olduğuna vurgu yapıyor. En sık görülen kanser türleri arasında akciğer, prostat (erkek), meme (kadın) ve bağırsak (kolorektal) kanseri yer alıyor. Çocukluk çağı kanserlerinde ise en sık görülen kanser türü lösemi.
Kanserde erken teşhis önemli
Kanserle ilgili toplumda farkındalık yaratmak ve erken teşhisin önemine vurgu yapmak amacıyla her yıl 1-7 Nisan tarihleri arasında kanser farkındalığı yaratacak çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, yapılan araştırmalarda Türkiye’de son 5 yılda kanser sıklığında herhangi bir artış ya da azalış olmadığının ve kanser hastalarının yaşam kalitesi ve süresinin erken teşhis ile önemli ölçüde değişebildiğinin altını çiziyor.
Kanserin çoğunlukla yaşam tarzıyla ilgili olduğunu belirten Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, kanserin en sık görülen sebeplerini şöyle sıralıyor.
Sigara başı çekiyor
Her çeşit kanserin oluşmasına neden olan tütün kullanımında sigara en çok bilinen kanser nedeni arasında başı çekiyor. Sigara, akciğer kanserinin yanı sıra ağız, burun, sinüsler, dudak, gırtlak, boğaz (yutak), yemek borusu, mesane, karaciğer, böbrek, pankreas, yumurtalık, rahim ağzı, mide, kalın bağırsak kanserleri ve lösemiye neden olabiliyor. Tüm kanserlerin minimum üçte birinden sorumlu olan sigara özellikle akciğer kanseri ile yakından ilgili.
Sigaraya başlama yaşı, sigara kullanma süresi, içe çekme miktarı ve günlük tüketilen sigara miktarı kanser riskini belirliyor. Sigaranın zararlı etkisi, sigara bırakıldıktan 10-15 yıl sonra bile devam ediyor. Sigara dumanında yaklaşık 4000’e yakın kimyasal madde bulunuyor; bunlardan 50’ye yakını kanserojen madde içeriyor.
Çoğu insan puro ya da yaprak sigarası içmenin sigara içmekten daha az tehlikeli olduğu görüşüne sahip olsa da boyutları fark etmeksizin bu maddeleri tüketmek insan sağlığı için oldukça tehlikeli.
Pasif içicilik kansere yol açıyor
Pasif içicilik, çevresel sigara dumanına maruz kalma ya da gönüllü olmayan içicilik şeklinde tanımlanıyor. Pasif içiciler, aktif sigara içenlerle aynı yoldan nikotin ve zararlı kimyasal maddeleri alıyor. Pasif şekilde sigara dumanını solumak, vücuda giren zararlı kimyasalların miktarının artmasına yol açıyor.
Sigara dumanına maruz kalma; çocuklarda lenfoma, lösemi ve beyin tümörleri; yetişkinlerde akciğer, gırtlak, yutak, burun sinüsleri, beyin, idrar torbası, kalın bağırsak, mide ve meme kanserine neden oluyor.
Obezite kanser riskini artırıyor
Şişmanlık, sebebi ne olursa olsun kanseri artıran etmenler arasında yer alıyor. Fazla kalori alımı ve şişmanlık, rahim, pankreas, safra yolları, bağırsak, böbrek ve meme kanseri riskini artırıyor. Zararsız olduğu, kolesterol içermeyen yağlı gıdaların (zeytinyağı veya kuruyemiş de dahil olmak üzere) çok miktarda alınması obeziteye yol açıyor. Gençlik döneminde alınan fazla kilo ve şişmanlık hayat boyu sürebiliyor.
Günümüz şartları göz önünde bulundurularak gelecekte kanser vakalarının artacağını belirten Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, şişmanlığın önlenmesinin sağlıklı beslenme ve fizik aktivite ile önlenebileceğine dikkat çekiyor.
Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, kanser ve diğer hastalıkları engelleyen fiziksel aktivitelere küçük yaşta başlanmasının faydalı olduğunu belirtirken, aslında her yaşta egzersiz yapmanın önemine dikkat çekiyor.
Alkol ve sigaranın birlikte kullanımında risk 25 kat fazla
Kanseri tetikleyen sebepler arasında yer alan alkol, az miktarda bile olsa kanserojen etki gösteriyor. Alkolün neden olduğu kanserler ağız boşluğu, larinks, özefagus ve karaciğer kanseri bulunuyor. Alkol kullanımı yanında sigara kullanımı da varsa kanser riski, her biri için 5 kat iken, 25 kata çıkıyor.
UV ışınlarına dikkat
Radyasyon herhangi bir kaynaktan yüksek enerjili ışın yayılmasıdır. Elektromanyetik radyasyonun bir şekli olan ultraviyole kaynaklı radyasyon, güneşten ve diğer cihazlardan kaynaklanıyor. Temel kaynağı güneş olan ultraviyole ışınları, mor ötesi ışınlar veren elektrik lambası, fototerapi ve solaryum cihazlarından da kaynaklanabiliyor.
Ultraviyole ışınları doğrudan cilt üzerinde DNA hasarı, güneş yanıkları ve cilt kanserlerinin gelişmesine yol açabiliyor. Yaşlanma, kırışıklık, sarkma, renk değişikliği ile ilişkilendirdiğimiz deri hasarlarının çoğu ultraviyole ışınları ile bağlantılı.
Her yıl birçok insana güneşin ultraviyole ışınlarının neden olduğu cilt kanseri tanısı konuluyor. Güneş ışınları gölgede olsanız dahi, kum, su ya da kardan yansıyarak etki gösterebiliyor. Daha yüksek bölgelerde yaşayan insanlar daha fazla ultraviyole ışınları nedeniyle bundan daha kolay etkilenebiliyor.
Ultraviyole ışınlarının bulutlu bir günde bile insanları etkileyebileceğini belirten Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü,bulutlu günlerde bile koruma tedbirlerinin alınması gerektiğine vurgu yapıyor.