Çarşamba, Mayıs 1, 2024
Ana SayfaKONULARRöportajlar“Hedefimiz; Türk Kardiyoloji Derneği’ni Bulunduğu Yerden Bir Adım Öteye Taşıyabilmek!”

“Hedefimiz; Türk Kardiyoloji Derneği’ni Bulunduğu Yerden Bir Adım Öteye Taşıyabilmek!”

Tarih:

İlginizi Çekebilir

Cumhuriyetimizin 100. Yılı Kutlu Olsun!

Bugün, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını coşku ve gurur içinde...

Depremzede Çocuklar İçin ‘Aşı’ Uyarısı

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi...

Abdi İbrahim’e 5 Kategoride Ar-Ge ödülü

Türk ilaç sektörünün 21 yıldır kesintisiz lider ismi Abdi...

Pfizer Türkiye’de Atama

Pfizer Türkiye’ye 2008 yılında katılan Elif Çetinkaya, Ticari Beceriler...
- Advertisement -

“Misyonumuz; hem toplumun kalp damar sağlığını iyi noktalara getirebilmek hem de hekimlerin mesleki eğitimini en iyi noktaya taşıyabilmek. Bu amaçla hem halkın bilinçlenmesine yönelik hem de kardiyologların eğitimini güçlendirmeye yönelik birçok faaliyetimiz var.”

Okuyucularımıza kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1966 yılında Sakarya’da doğdum. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. 1997 yılında Atatürk Üniversitesi’nde kardiyoloji uzmanı oldum. 1997’de yardımcı doçent, 2003’te doçent, 2008’de de profesör oldum. 2004 yılından beri Türk Kardiyoloji Derneği yönetim kurulunda yer alıyorum. İki dönem yönetim kurulu üyeliği, bir dönem başkan yardımcılığı, bir dönem genel sekreterlik, bir dönem de gelecek başkanlık görevlerini yürüttüm. Son seçimlerde ise Prof. Dr. Mahmut Şahin’den başkanlığı devraldım.

Türk Kardiyoloji Derneği hakkında bilgi alabilir miyiz?
Derneğimiz 1963 yılında kuruldu. Bugün 500’ün üzerinde üyesi olan Türkiye’nin en büyük medikal örgütlerinden bir tanesi. Türkiye’deki bulunan kardiyologların hemen hemen
hepsi üyemiz. Bunun yanı sıra ilgili meslek grubu olarak kardiyovasküler alanda çalışan hemşireler ve teknisyenlerden de üyelerimiz mevcut. Derneğimiz esasen kardiyoloji uzman üye meslek örgütü olmasına rağmen bu işe başlayacak asistanları da üye olarak kabul ediyoruz.
Misyonumuz; hem toplumun kalp damar sağlığını iyi noktalara getirebilmek hem de hekimlerin mesleki eğitimini en iyi noktaya taşıyabilmek. Bu amaçla hem halkın bilinçlenmesine yönelik hem de kardiyologların eğitimini güçlendirmeye yönelik birçok faaliyetimiz var.

Kardiyologların eğitimini güçlendirmek adına TKD olarak ne tür faaliyetler yapıyorsunuz?
Üyelerimizin isteklerine bağlı olarak Türkiye’nin her yerinde yıl içerisinde kurslar düzenliyoruz. Örneğin; 15’in üzerinde ekokardiyografi kursu yaptık. Girişimsel kurslar, anjiyo, zor vaka kursları gibi birçok kurs düzenledik. Kongreler yapıyoruz. Her yıl düzenli olarak Ulusal Kardiyoloji Kongresi’ni düzenliyoruz. Bunun yanı sıra Girişimsel Kardiyoloji Kongresi, Ulusal Aritmi Kongresi ve diğer alt grupların oluşturduğu kongrelerimiz de oluyor. Üç büyük kongremiz dışında daha ufak çapta toplantılar gerçekleştiriyoruz. Bu faaliyetlerin tamamı meslektaşlarımızın mesleki yeterliliğini güçlendirmek adına yaptığımız faaliyetler.
Başarılı tıp öğrencilerine öğrenci bursları veriyoruz. Şu anda 50’ye yakın bursiyerimiz var. Karşılıksız olarak 12 ay boyunca verdiğimiz bu bursların şartları; öğrencinin ihtiyaç sahibi ve başarılı olması.
Asistan tezlerine destek veriyoruz. Asistanlara 10 bin TL’ye kadar maddi teşvikte bulunuyoruz. Türkiye’de yapılan ulusal ya da bölgesel araştırma projelerini destekliyoruz. Gerekli değerlendirmeler sonucu kalp damar sağlığına yönelik yapılan araştırmaları karşılıksız olarak destekliyoruz. Yurt dışı burslarımız var. Şu anda eğitim seviyesini arttırmak isteyen 5 üyemiz yurt dışında değişik hastanelerde çalışmakta.
Kendi düzenlediğimiz araştırmalarımız var. Örneğin şu an MI Türk ve Genç MI araştırmalarını yapıyoruz.
Yeni başladığımız bir araştırmamız daha var. Türkiye’de kalp krizi geçiren hastaların bir fotoğrafını çekeceğiz, bir kayıt çalışması yapıyoruz. Bu çalışmaya bakarak; hastaların tanıda hangi noktada geciktiği, tedavi noktasında aksaklıkların olup olmadığını araştırıp nereye müdahale etmek lazım onu bulacağız. Ailevi hiperkolesterolemi ile ilgili bir çalışma yaptık ve çok ses getirdi. Ayrıca, gebelik kardiyomiyopatisi ile ilgili bir çalışma yapıldı ve şu an sonuçlandı.
Türkiye’nin epidemiyolojik verileri dediğimiz kalp damar sağlığı ile ilgili mevcut yapılan çalışmaların bir analizini yaptık ve yakında yayınlayacağız. Bireysel yapılamayacak, ulusal düzeyde birçok araştırmayı yapıyoruz ve bireysel düzeyde yapılan birçok araştırmayı da maddi olarak destekliyoruz.

Türk Kardiyoloji Derneği olarak topluma yönelik ne gibi projeler yapıyorsunuz?
“Kalbinidinlesen.com” adında bir web sitesi açtık. Değişik platformlarda bunu belirtip halka duyuruyoruz. “Kalbinidinlesen.com” halkı bilgilendirme ve bilinçlendirmeye hizmet eden bir platform. Sitede, kalp-damar sağlığından hipertansiyona kadar her konuda aydınlatıcı videolar ve soru cevap köşesi mevcut. İnsanlar, kalp damar sağlığını korumaya yönelik tarifler içeren bir yemek kitabını dahi bu web sitesinden pdf şeklinde indirebilirler. Biz bu kitabı bir sponsor vasıtası ile daha önce basılı olarak yayınlamıştık.

Uluslararası derneklerle ilişkileriniz ne durumda?
Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin üyesiyiz. Bütün üyelerimiz aynı zamanda Avrupa Kardiyoloji Derneği üyesi. Her yıl karşılıklı olarak kongrelerimize ortak katılımlar sağlıyoruz. Bu sene Avrupa Kardiyoloji Derneği başkanlığına aday iki isim, kongremize davetli konuşmacı olarak katılacaklar. Ekim ayındaki kongremizde bizimle birlikte olacaklar. Aynı zamanda
derneğin yönetim kurulundan da kongremize ciddi bir katılım oluyor.
Amerika’da bulunan dernekler ile de yakın ilişkilerimiz var. American College of Cardiology’nin Türkiye ve bölge ülkelerini kapsayan bir bölümü var. Orada da aktif rol oynuyoruz ve sık sık ortak toplantılar yapıyoruz.
Avrupa Ateroskleroz Derneğinin başkanlığını Hacettepe Üniversitesi’nden Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu yürütmekte. Onunla ve Avrupa Ateroskleroz Derneği ile ilişkilerimiz son derece yakın. Kendisi aynı zamanda derneğimizin eski başkanıdır.
Türki devletlerle ilişkilerimiz çok iyi durumda. Altan hocanın zamanında kurulan Türkçe Konuşan Devletler Kardiyoloji Birliği adında bir birliğimiz vardı. Zamanla birliğin ismi değişerek “Türk Dünyası Kardiyoloji Birliği” oldu. Bu birliğin altında Türk kökenli ülkelerin kardiyoloji dernekleri bulunuyor. Başta Türkiye olmak üzere Azerbaycan, Özbekistan, Türkmenistan, Kazakistan yer alıyor. Bunun yanı sıra Bosna Hersek, Makedonya gibi akraba ülkeler de var. Birliğin üyeleriyle birlikte iki yılda bir ortak toplantılar yapıyoruz. Zaman zaman ortak kongreler de düzenledik. İlişkilerimiz her zaman devam ediyor.

Alanınızla ilgili en önemli sorunlarınız ve istekleriniz neler?
Kardiyoloji uzmanlık eğitimini noktasında bir takım sorunlarımız var. Biz bir yan dal olması görüşünü savunuyoruz. Eğitim seviyesini büyük çabalarla beş yıla çıkarttık. Girişimsel kardiyoloji, aritmi gibi alt grupların da olmasını istiyoruz. Bu yönde bir çabamız var. En azından bir sertifikasyona bağlanmasını istiyoruz. Bu noktada henüz bir sonuç alamadık ama bakanlık düzeyinde girişimlerimiz sürüyor. Kardiyoloji eğitiminin daha standart ve uygun hale getirilmesi, eğitim verecek kliniklerin daha standardize olmasını istiyoruz.
Ödemeler konusunda ciddi sıkıntılarımız var. Bazı durumlarda ödeme sıkıntıları ve standart ödemeler olabiliyor. Bazı maddeler paket programlara giriyor. Hastalarla ilgili bu tür sıkıntılar yaşayabiliyoruz. Ama bakanlıkla sürekli bunları görüşüyoruz.

Dernek olarak ileriye dönük hedefleriniz neler?
Hedefimiz; Türk Kardiyoloji Derneği’ni bulunduğu yerden bir adım öteye taşıyabilmek. Yeni gelen her başkanın hedefinin bu olması gerekiyor. Sürekli ivmemiz yukarıya doğru gidiyor. Türk kardiyolojisini daha iyi seviyeye taşımayı hedefliyoruz. Kalp damar sağlığı noktasında iyi bir seviyeye ulaşmayı istiyoruz. Üyelerimizin eğitimlerini daha üst seviyeye ulaştırabilmek ve aynı zamanda ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çabalıyoruz. Bütün bunları yaparken de dünyaya entegre bir şekilde ilerliyoruz.

- Advertisement -

En Son İçerikler