Toplumda organ bağış bilincinin geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel eğitim ve çalışmalara katkıda bulunmak amacıyla kurulan İstanbul Organ Nakli Derneği, ülkemizin organ naklindeki başarılarını dünyanın farklı kültürlerine ve sağlık profesyonellerine anlatmayı hedefliyor. Her yıl 10 bin diyaliz hastasının kaybedildiğini belirten Prof. Dr. Murat Tuncer, kadavradan organ bağışına dikkat çekmek için dernek olarak #vesileol kampanyasını da başlattıklarını söyledi. Yaklaşık 6 ay önce damadı Selim Altuğ Karabay’a böbreğini veren Nursel Eriş, organ bağışının önemine işaret ederken; yıllar önce kadavradan böbrek nakli olan gazeteci Didem Seymen Balcı da tecrübelerini paylaştı.
İstanbul; ulusal ve uluslararası alanda, organ nakli konusunda uzman personel ve sağlık sektörü çalışanları yetiştirmek, bilimsel ve klinik çalışmalara maddi ve manevi destek vererek bu çalışmaları programlamak ve yürütmek üzere Prof. Dr. Murat Tuncer tarafından kurulan İstanbul Organ Nakli Derneği’nin tanıtım toplantısı gerçekleştirildi.
Grand Hyatt İstanbul’da gazeteci, yazar Ayşe Arman’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda İstanbul Organ Nakli Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Murat Tuncer, derneğin yola çıkış haritası,nakil süreçleri ve prosedürleri hakkında bilgilendirme yaptı.
Toplantı nakil olan ve yeni nakil olmuş hastaları bir araya getirirken; kendisi de böbrek nakli olan gazeteci Didem Seymen Balcı da yaşadığı nakil operasyonu ve sonrasındaki tedavi sürecini anlattı. Nakil sonrası daha kaliteli ve konforlu bir yaşam sürmek için neler yapılması gerektiği yönünde tavsiyelerde bulundu.
Toplantıda deneyimlerini paylaşan bir diğer isim de damadına böbreğini veren 70 yaşındaki kayınvalide Nursel Eriş oldu. Dünürünün diyaliz hastası olduğunu, damadının da diyalize girmesine hiçbir zaman gönlünün razı gelmediğini söyleyen Eriş, seve seve böbreğini verdiğini anlattı. “Genç nesilleri kurtarmak gerekir” diyen Nursel Eriş, organ bağışı konusunda herkesi bilinçli olmaya davet etti. Kayınvalidesinden böbrek alan Selim Altuğ Karabay da organ bağışının önemine işaret ederek “Bir gün benim de başıma gelebilir’ diye düşünmek lazım. Hayat kurtarmak çok özel” dedi.
Toplumun tüm katmanlarının bilgilendirilmesi amaçlanıyor
Toplumda organ bağış bilincinin geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel eğitim ve çalışmalara katkıda bulunmak amacıyla İstanbul Organ Nakli Derneği’ni kurduklarını belirten Prof. Dr. Murat Tuncer, amaçlarının organ bağışı ve nakli konusunda başta hekim ve hastalar olmak üzere toplumun tüm katmanlarını bilgilendirmek olduğunu söyledi. Prof. Tuncer, ülkemizin organ naklindeki başarılı çalışmalarını dünyanın farklı kültürlerine ve sağlık profesyonellerine anlatarak Türkiye’nin bu alandaki başarılarının altını çizmeyi hedeflediklerini kaydetti ve çapraz nakil konusunda dünyanın çeşitli coğrafyalarında görev yapan tıp mensuplarıyla deneyimlerini paylaşmak için toplantılar düzenleyeceklerinin haberini verdi. Prof. Tuncer; “Bu toplantılardan ilki 29 -30 Ağustos 2019 tarihlerinde Mısır’dan 12 kişilik organ nakli cerrah ve nefrolog grubunun İstanbul’a gelmesiyle gerçekleşecek ve organ nakli pratiğindeki son gelişmeler olan desensitizasyon ve çoklu çapraz nakiller konusunda eğitim alacaklar. Bu eğitim ülkemizin diğer tüm nakil ekiplerine açık olacak” dedi.
Prof. Dr. Murat Tuncer, ABD’de sadece Yale Üniversitesi’nde yapılan çoklu çapraz nakil operasyonlarının ülkemizdeki hekimler tarafından da başarıyla gerçekleştirildiğini belirterek “Ülkemizin organ naklinde uluslararası bir merkez olmasını hedefliyoruz” dedi.
50 bin kişinin umudu olmak istiyoruz
Organ nakli konusunda asılsız pek çok şehir efsanesinin dolaştığını, bu iddiaların asılsız olduğunu belirten Prof. Dr. Murat Tuncer, “Bunlardan biri de organ nakil listelerinde torpil olduğu görüşüdür. Kadavradan nakilde asla torpil yoktur. Halkımız sistemin adaletinden emin olsun. Ülkemizde 70 bin diyaliz hastası var. Bekleme listesinde 22 bin kişi var. Bu tabloya göre 50 bin kişinin hiç umudu yok. Biz bu kaderi kırmak istiyoruz” dedi.
Üniversite öğrencilerinin farkındalığı önemli
Ülkemizde eğitiminin çok önemli noktalara geldiğini fakat organ nakli konusunda müfredatın halen yetersiz olduğunu 6 yıllık tıp eğitiminde toplam 4 saat nakil dersi verildiğini söyleyen Tuncer organ bağışı ve nakli konusunda bugüne kadar faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının sisteme önemli katkılar sağladığını İstanbul Organ Nakli Derneği’nin eğitim konusundaki çalışmalara öncelik vereceğini ifade etti. Derneğin farklılıkları birleştirerek tüm kurum ve kuruluşlarla ortak paydada özellikle üniversiteli gençlere fırsat vererek en son kişi eğitim alana kadar faaliyetlerine devam etme misyonunu ile hareket edeceğini ifade etti.
Öncelikli hedef: Diyaliz hasta kayıplarının önlenmesi
Türkiye’de organ bağışının Avrupa ve dünyanın çok gerisinde olduğunu kaydeden Prof. Dr. Murat Tuncer, ülkemizde 70 bin diyaliz hastası ve yaklaşık 30 bin böbrek bekleyen hasta olduğunu belirterek dernek olarak organ bağışı ve nakli bilincini toplumda artırmayı hedeflediklerini söyledi.
Prof. Dr. Murat Tuncer, “Derneğimizin önceliği günde 26 hastayı bulan diyaliz hasta kayıplarını engelleyip, insanlarımıza en temel hakları olan yaşama hakkını bilimsel gelişmelerle hak ettikleri şekilde sunmak, ülkemizi ve özellikle İstanbul’u dünyanın organ nakli eğitimi ve pratiği alanında öncü konuma getirmektir” dedi. Prof. Dr. Murat Tuncer, her yıl ülkemizde kaybedilen 10 bin diyaliz hastasının mümkün olan en fazlasının hayatının kadavradan ya da canlıdan yapılacak nakillerle hayatını kurtarmayı hedeflediklerini söyledi.
Organ herhangi bir yerden temin edeceğiniz yedek parça değil
Dernek olarak önceliklerinden birinin de organ bağışı konusunda toplumdaki kültürün geliştirilmesi olduğunu ve özellikle gençleri organ naklinin birer neferi olacak şekilde bilgilendirmek istediklerini kaydeden Prof. Dr. Murat Tuncer, “Bu yolda 20 yıldır var gücümüzle çalıştık. İstanbul Organ Nakli Derneği kurucuları, yönetim kurulu ve üyeleri ile farklı bir heyecan yakaladık. Bu heyecanla ürettiklerimizi tüm kamuoyu yakında görecek. Hastalar için en iyi tedavinin organ nakli olduğuna inanıyoruz. Organ herhangi bir yerden temin edeceğiniz yedek parça değil, bu yüzden canlı vericili nakillerden ziyade kadeverik organ sayısının artmasına ihtiyacımız var. Biliyoruz ki bizim halkımız her zaman iyi şeylere vesile olmak ister, duygusaldır, iyilikseverdir. Bir hayatın kurtarılmasından daha önemli bir iyilik ne olabilir düşüncesiyle yola çıkarak dernek olarak hayata vesile olun diyoruz.” dedi.
İstanbul Organ Nakli Derneği’ne sosyal medya hesaplarından ve www.isttx.com adresinden ulaşılabiliyor.
İstanbul Organ Nakli Derneği’nin ilk projeleri
1.İstanbul Üniversitesi Girişimcilik Kulübü ile birlikte İstanbul Üniversitesi SocialUp Festivali’nde Op. Dr. Volkan Turunç tarafından organ bağışı konulu bir konferans verildi ve İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü onayıyla üniversite öğrencilerinden organ bağışları alındı.
2.İstanbul Bölge Koordinasyon Merkezi ile eşgüdümlü şekilde ülkemizde ilk defa 5 yoğun bakım merkezinin tek bir elden yönetilerek beyin ölümü ve buna bağlı kadavradan nakil sayısını artırma projesi başlatıldı.
3.Mısır’dan gelecek organ nakli doktorlarına yönelik organ naklinde son gelişmeleri kapsayan 29-30 Ağustos tarihlerinde eğitim programı anlaşması yapıldı.
4.4-6 Ekim 2019 tarihlerinde dünyada ilk defa uluslararası üniversite öğrencileri farkındalık festivali Edirne Valiliği, Edirne Belediye Başkanlığı, Edirne İl Sağlık Müdürlüğü ve 4 üniversite işbirliği ile gerçekleştirilecek.
- İstanbul Organ Nakli Derneği ve Aile Hekimleri Derneği ile ortaklaşa Marmara bölgesindeki tüm aile hekimlerine yönelik organ bağışı farkındalık eğitimi ve organ nakilli hastaya yaklaşım eğitimleri Ekim 2019’dan itibaren planlandı.
6.TLC kanalının daveti ile organ nakli farkındalığını artırmak ve organ naklinin ülkeler arası sınırları aşan hümanist boyutunun işleneceği ve Türk tıbbının bu konudaki öncü rolünün işleneceği programın çekimleri başladı.
Toplantı sonunda gazeteci Ayşe Arman katılımcılara “İyilik Kolyeleri”ni hediye ederken, Prof. Dr. Murat Tuncer de organ nakli olan ve organ bağışlayan kişilere verdikleri nazar boncuğunu Ayşe Arman’a takdim etti.