Roche Diagnostik Türkiye, şirketlerin İnsan Kaynakları alanındaki uygulamalarını değerlendiren en önemli uluslararası kuruluşlardan biri olan Top Employers Enstitüsü tarafından ikinci kez “En İyi İşveren” sertifikasına layık görüldü.
Yaptığı her işin merkezine insanı koyarak başarılı insan kaynakları uygulamalarına imza atan Roche Diagnostik Türkiye, bu yıl da “En İyi İşveren” sertifikasının sahibi oldu. Bağımsız bir kuruluş olan Top Employers Enstitüsü tarafından yürütülen sertifikalandırma süreci, titizlikle yapılan bir İK araştırmasının sonuçlarına dayanıyor. Son 30 yılda 120 ülke ve bölgedeki 1700’e yakın kuruma verilen “En İyi İşveren” sertifikası, kurumların insanı merkeze alan başarılı politikalarını belgeliyor.
Roche Diagnostik Türkiye, inovatif ürün ve hizmetleriyle sağlık hizmetlerini şekillendirmek ve insanların yaşamlarını iyileştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Dürüstlük, cesaret ve tutkuyu kurumsal değerleri olarak belirleyen şirket, hastaların ve müşterilerin ihtiyaçlarını yaptığı her işin merkezine alan çalışma anlayışıyla öne çıkıyor.
Roche Diagnostik Türkiye İnsan & Kültür ve İletişim Direktörü Banu Gülsün, “Şirketimizde en iyi çalışma koşullarını sağlamanın ve güven ortamı yaratmanın tüm çalışanlarımızın daha verimli çalışmalarına doğrudan katkı sağladığına inanıyoruz ve tüm çalışmalarımızın merkezine stratejimizin odak noktalarından biri olan “İnsana Değer” bileşenimizi alarak hareket ediyoruz. Top Employers Enstitüsü tarafından ikinci kez bu ödüle layık görülmek, çalışanlarımızın kendilerini değerli hissettiği ve potansiyellerini en iyi şekilde ortaya koyabildikleri bir çalışma kültürünün önemli bir göstergesi. Roche Diagnostik Türkiye olarak, çalışanlarımızın gelişimini desteklemek ve ihtiyaçlar doğrultusunda hem çalışma ortamımızı hem de İK uygulamalarımızı sürekli geliştirmek için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
Top Employers Enstitüsü, şirketleri, lider gelişimi, performans yönetimi, kariyer yönetimi, ücretlendirme ve yan haklar, işgücü planlaması, yetenek stratejisi, işe alım, öğrenme, gelişim ve kültür gibi kilit disiplinlerdeki başarılarını göz önüne alarak değerlendiriyor. Bu değerlendirme sonucunda “En İyi İşveren” unvanını, tüm şartları yerine getirerek çalışanların mesleki ve kişisel gelişimi için en iyi çalışma koşullarını sağlayan şirketler almaya hak kazanıyor.
